Müsteşarlık 2017 yılında gerçekleştirilen düzenleme ile Cumhurbaşkanı’na bağlanmış, 2018 yılında ise T.C. Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanlığı olarak yeniden yapılandırılmıştır. Cumhurbaşkanlığı Kararnamesiile kuruluş, görev, yetki ve sorumlulukları düzenlenmiştir. Sanayii Başkanlığı “modern bir savunma sanayiinin geliştirilmesi ve Türk Silahlı Kuvvetleri’nin modernizasyonunun sağlanması” amacıyla şu görevleri yerine getiriyor: “Proje bazında yıllar itibariyle verilecek olan alımların programlarını sipariş kontratına bağlamak. Mevcut milli sanayii, savunma sanayii ihtiyaçlarına göre reorganize ve entegre etme, yeni teşebbüsleri teşvik ve bu entegrasyona ve ihtiyaçlara göre yönlendirme, yabancı sermaye ve teknoloji katkısı imkanlarını araştırma, teşebbüsleri yönlendirme, bu konudaki devlet katılımını planlamak, fon kaynaklarını dikkate alarak alım programlarını ve finansman modellerini belirlemek. İhtiyaç duyulan modern silah, araç ve gereçlerin özel veya kamu kuruluşlarında imalatını planlamak, gerektiğinde özel, kamu veya karma nitelikli yeni yatırımları dışa açık olmak kaydıyla desteklemek, Modern silah, araç ve gereçleri araştırma, geliştirme, prototiplerin imalini sağlama, avans verme, uzun vadeli siparişler ve diğer mali ve ekonomik teşvikleri tespit etmek.
İşin özelliğine göre yıllar içinde yapılacak alımın şartlarını, ihtiyaç makamınca belirlenecek şartname ve standartları dikkate alarak teknik ve mali konuları kapsayan kontratları yapmak.Savunma sanayii ürünleri ihracatı ve off set ticareti konularını koordine etmek, Fondan kredi verme veya yurt içinden ve yurt dışından kredi alma ve gerektiğinde yerli ve yabancı sermayeli şirketler kurma ve iştirak etmek, Üretilen malın kontrat muhteviyatına uyup uymadığını, kalite kontrolleri ile kontrat şartlarının yerine getirilip getirilmediğini takip etmek, aksaklıklarının ilgili kurum ve kuruluşlar nezdinde çözümlenmesini temin etmek”
TUSAŞ
Türk Uçak Sanayii Anonim Ortaklığı (TUSAŞ), 28 Haziran 1973 tarihinde Türkiye’nin savunma sanayiinde dışa bağımlılığını azaltmak amacıyla Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı bünyesinde kuruldu. 1974 yılı Türkiye için zor yıllardı. Kıbrıs’ta Rum tarafının adada yaşayan Türk halkına uyguladığı sistematik baskı, Türkiye’yi harekete geçirdi. Kıbrıs Barış Harekatı sonucunda ABD Türkiye’ye ambargo uyguladı ve Türkiye kendi savunma sanayii ürünlerini üretmek zorundaydı. Bu zamana kadar olan çalışmalarına hız kazandırdı. Türkiye’nin savunma sanayiinde dışa bağımlılığını azaltmak amacıyla TUSAŞ bu dönemde öncü adımlar attı. 1984 yılında TUSAŞ Havacılık ve Uzay Sanayii A.Ş. (TAI), Türk-ABD ortak yatırım şirketi olarak 25 yıllığına kuruldu. Kuruluş amacı, Türk Hava Kuvvetleri’nin savaş uçağı ihtiyacının karşılanmasına yönelik olarak F-16 uçaklarının kullanılması kararı ile birlikte F-16 uçağının üretimi, uçak üzerindeki sistemlerin entegrasyonu ve uçuş testlerini yaparak Hava Kuvvetlerine teslim etmekti. 25 yıllık süreç tamamlanmadan, 2005 yılında TAI’nin yabancı hisseleri Türk hissedarlar tarafından satın alınarak şirket yeniden yapılandırıldı. TAI ve TUSAŞ birleşerek, TUSAŞ Türk Havacılık ve Uzay Sanayii A.Ş. çatısı altında faaliyetlerini genişletti. Defense News Top 100 For 2023 Listesi’nde 58’inci sıraya kadar yükseldi. TUSAŞ, ülkemizin beka projesi olan 5’inci nesil uçak Milli Muharip Uçak (MMU) KAAN başta olmak üzere ürettiği yerli ve milli ürünler ile Türkiye’nin ve dünyanın savunma alanında en büyük firması haline geldi. KAAN’ın yanı sıra havacılıkta büyük rol oynayan ANKA İHA, Aksungur İHA, Hürjet, Gökbey helikopter, ATAK helikopter, Hürkuş gibi projelerde de TUSAŞ’ın imzası bulunuyor.
ASELSAN
ASELSAN 1975’te kuruldu. Fabrikanın temelleri 1976’da Ankara’da atıldı. 1978’de faaliyete başladı ve 1980’de ilk sırt ve tank telsizleri TSK’ya teslim edildi. Kısa süre içinde çalışmalarıyla ve başarılarıyla tüm dünyada Türkiye’nin göğsümünü kabartan bir savunma sanayii markası haline geldi. ASELSAN, ilk olarak Türk Silah Kuvvetleri’nin haberleşme ihtiyacını gidermek üzere kuruldu. Aselsan’ın 1997’de çalışmalarını tamamlayıp piyasaya sürdüğü ‘Aselsan 1919’ model telefonu, ilk yerli cep telefonu olarak tarihteki yerini aldı. ASELSAN 1919 yalnızca üretilmekle kalmadı, aynı zamanda dönemin cumhurbaşkanı ve MİT mensupları tarafından kullanıldığı gibi pek çok farklı ülkeye de ihraç edildi. Türkiye’nin adını dünyada cep telefonu üreten ülkeler arasına yazdıran bu cep telefonunun yeni modelleriyle maalesef destek görmedi. ASELSAN, 2017 senesinde Türkiye borsasında işlem gören şirketler arasında piyasa değeri en yüksek şirket oldu. İstikrarlı büyümesini sürdüren ASELSAN, dünyanın en büyük ilk 100 savunma sanayi şirketi listesine ilk olarak 2006’da 97’nci sıradan girdi. Büyümesini istikrarlı bir şekilde sürdüren ASELSAN, bugün “Defense News Top 100” listesinde 47’nci sıraya kadar yükseldi. Türk Ana Muharebe Tankı ALTAY ve farklı tanklara yönelik modernizasyon çözümleri için sunulan atış kontrol sistemleri, elektrikli top ve kule takat sistemi, uzaktan komutalı silah sistemi, aktif koruma sistemleri, komuta kontrol muhabere bilgi sistemi, muharebe sahası tanıma tanıtma sistemi, haberleşme sistemleri, lazer uyarı sistemi, yakın mesafe gözetleme sistemi, sürücü görüş sistemi ve teleskopik görüntüleme sistemi ASELSAN tarafından sağlandı. Kara ve silah sistemleri faaliyet alanında yer alan Leopard 1 tankları için geliştirilen VOLKAN atış kontrol sistemi ve FIRTINA obüsü için geliştirilen atış kontrol sistemleri ASELSAN’ın ilk ürünleri arasında yer alıyor. ASELSAN, küçük ve orta kalibreli silahların kullanım etkinliğini attıran STAMP, STOP, MUHAFIZ, SARP, NEFER ve Anti Tank füzesi entegre edilebilir SERDAR silah sistemlerini geliştirip ürün ailesine dahil etti.
